29 Ekim 2013 Salı

hande yener'e maruz kaldınız,pardon






herkesin hayatında biri var
benim niye olmasın, dedi demin hande yener show tv'de
bir de ekledi ''sakat mıyım,yaşlı mıyım.....''

ben de bu kadına buradan sesleniyorum
''otur sıfır''

25 Ekim 2013 Cuma

68lerin gözyaşı







ören'de tezgahtan aldığım kitabın tarık dursun olmasına sevinen kitapçı ve benim geçen yıl tanıdığım bu adam
kitap gözüme yeni basım gibi gözüktü ama emin olamadım
zaten açıkçası arvo da bildiğim bir yayınevi değildi
aldım ve 2-3 saat içerisinde bitirdim kitabı
k'nın hukuki metinleri nasıl bu kadar doğru yazdığı merakımı uyandırdı
kendisine dair pek bir şey bilmiyorum çünkü
bu kitap bana biraz film gibi geldi
sahne sahne
anlatılanlar hızla değişiyor
geçmiş ve şimdiki zaman ekseninde
kişileri çok gözümde canlandıramadım
herhangi biri onlar benim için
bu da iyi bir şey
anlatılanlara daha konsantre oldum
90lı sayfalarda bir işkence tarifi var ki
gerim gerildi vücudum
boğazım düğüm düğüm oldu
güzel kitap imiş,yazım tarihi eski kitabın
bence okuyun
bir de kapak tasarımını kimin yaptığını bulamadım kitapta
belki ben beceremedim!
ama kim yaptıysa ben beğendim diyecektim kendisine

okuyun arkadaşlar hep best sell olmaz!!!




fotoğrafın adresi: http://mcdn01.gittigidiyor.net/7462/SON-YOL-68-LERIN-GOZYASLARI-TARIK-DURSUN-K__74622135_0.jpg?_=1372310243

21 Ekim 2013 Pazartesi

lumbago nedir?

dün kelime oyununa bakıyordum
oaaaaa kaan dedim ve seyhan teyzem zapını yarıda kesti
izledik
ve güzel adamın sayesinde -adamların diyelim hatta-
bir şey öğrendim
daha da unutmam gibi geliyor ya bakalım
ne mi o lumbago
ee yani mi dedin?
işte kısa açıklama:
  1. Soğuğun etkisiyle veya bir bükülme sonucunda, bel bölgesinde birdenbire beliren ağrı.
  2. Bel ağrısı.     -açıklama son linkteki adresten a dostlar-

şöyle de linkleri koyalım:
http://www.hastaliksor.com/sistemler/kas-ve-kemik-sistemi/lumbago-siyatik.html

http://www.saglik.im/lumbago-ve-disk-fitigi/

http://www.nedirnedemek.com/lumbago-nedir-lumbago-ne-demek

hadi siz de kelimeyi öğrendiğinize göre bana eyvallahhh

20 Ekim 2013 Pazar

j'attendrai le suivant




can'ım öğretmenim aynur balatlı paylaştı filmi

facebook'ta az evvel
buruk, yazmış videonun üstüne
merak ettim ve izledim
''filmin adı sonrakini bekleyeceğim miş
yaptığım kısacık araştırmadan öğrendiğime göre, 2004 avrupa film festivali en iyi kısa film ödülünü almış ve en iyi kısa film dalında 2003 yılı oscar adayı olmuşsa da bu ödülü alamamış.bir de 4 buçuk dakikalık bir film bu''
diye özetleyeyim filmi
bir minik eleştri
keşke durakta öndeki kapılardan da inen birkaç kişi olsaydı
-bu eleştiri bok atma çabasından da olabilirya ,neyse-
geçelim ikinci eleştirimize
thomas gaudin o son lafı etmese olmamıydı la?
-film olmazdı en azından hatun demeyin,orasını biliyorum!-


hadi bunu da geçtim sophie forte neden öyle bakıyor be abi
içime içime
yapma kadıııınnnnn
git tuna kafeye al dolaptan soğuk bir bira
yeter ki bakma öyle....



bir de prt sc ettim bişiyi

aratınca filmi comedy yazıyor ya baya ayarım bozuldu,
da bunu  buraya eklemeyi beceremedim
siz en iyisi mi google amcaya sorun filmi sağda
wiki kardeş çıksın genres: short film,comedy yazsın
ve siz filmi izledikten sonra buna kallavi bir küfür savurun
ya da comedy alayışına!


hımbıllara özel filmin linki:

http://www.youtube.com/watch?v=VqwgeZooUmQ


bu da fotoğrafı aldığım url
https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi5sSjTJO6WLV-s8JyHo5V3VOjmZ6pGqdO9ptMo8yqDyT9jpEfSVRm1ekSTkOqeue47bfbWTHm5S34Gfi4y3cLQEt7K2xgVk99EBRZbuKRfpbUsYovp17Vc08eZie6SgGOv8_0PvcCzdlZp/s1600/J'attendrai+le+Suivant2.jpg
































19 Ekim 2013 Cumartesi

erkan oğur




1976' perdesiz gitar kim tarafından icat edilmiştir miydi neydi?
selçuk yöntemin yarışmasındaki soru kalıbı
daha 2-3 gün oldu unutmuşum
ama verdiğim cevabı biliyorum
--aaa erkan oğur'du dedim
evde başka kimseden ne onaylama geldi ne de başka bir isim
ev kalabalıktı
tabi cevap açıklandı:
erkan oğur
erkan babaya bir selam çakıldı ve program kapandı
jenerik akarken de
kuzenden bir salvo geldi
ne yani bu bilgi yarışması mı_ne yani bu önemli bir şey mi şimdi?
-şimdi kendi cevaplıyor?-
bence hiçde bişiysi yok,bilgi mi bu?
daha da konuşacak belli
babam susturuyor bir şeyler söylüyor
bense düşünüyorum
benim bilmeme mi bozuldu
yoksa kendi bilgisizliğine mi bozuldu diyorum.
hayat,insanlar....


not: fotoğrafı google'da ustanın adını aratınca karşıma ilk sırada çıkanların içerisinden seçtim,adresi bu:
https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi4ERrfPIAfcP3r9bE0a7SO-G5rMb2wKFxCLFmYHuRCgK0tT-DsqrPDJqMpDEcP1zharic-h8eh8v_aWj58DzqKwMU2beKmeV5bvqaNdaO05yncfLb-A1HHeVFZZ9bupesj6vNddeANzMY/s1600/Erkan+O%25C4%259Fur3.jpg

ve dağlar yankılandı






khaled hosseini
ilk kez okudum
pek çok kez duydum adını,yazarın.
kitapları hep best seller dediklerinden
ondan bir uzak durdum
ya da durmaya çalıştım
ama bu kitabını aldım zeki abiden
neden bu? dersen okur
hiçbir fikrim yok
tezgahta bu vardı!
akıcı minik minik öykücükler gibi ama
denişik de gibi
azcık sıkıyor gibi de ama sıkmıyor gibi
hüzünlü gibi de ama çok  hüzünlendirmiyor
farklı bir anlatım tarzı var doktorun
kitap akıyor ya kafayı dağıtmaya yarıyor

şu şudur falan diyeceğim de
şu an için ''sevdim yhaaa ''
diyebileceğim bir kitaptan
soğurum falan diye duruyorum
durdum.
öyle binchy, tamaro,w c andrews vari bir abi
evet farkı bu: erkek bir yazar o
bir de afganistan asıllı oluşu farkı tabi
başka afganistan asıllı yazar bilmem kim diye duyduğumu anımsamıyorum
lazım lazım bu tür kitaplar da lazım. öptüm

görselin asıl adresi: https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhfFcvx7EA6Bc1JgHR0tLUSBkF4Q-FbYiYgacFamR3zmsx-_nJoiuqDzf_MxXtO52cZzAOgtaB20WKvdkjcA9llp1fNKzIqjJUsgUPQatHV72Qd4ez4aAmhyphenhyphen8qyOYqJ3bgDQQYFMpHRTJo-/s1600/ve_daglar_yankilandi.jpg

18 Ekim 2013 Cuma

botero aşığı

botero ladies
güzeller hem de çok
hiçbir zaman botero'nun elinden çıkmış
orjinal bir lady'i duvarıma asamayacağımı biliyorum,
ama hayal etmek bile güzel !
i love all girls diyorum
haha
hafif fırsatçılık sezdim halimde
eserlerimi kıymet bilenlere vermeyi tercih ediyorum diyen kato'yu takip etmek isterse görsün bu yazıyı da
ingilisçe kısımdan ooo
vaav desin
bana da kırmızılı bir tontiş
ayarlasın diye aşkımı ingilizçe ifade ettim, yani sanırım...

baya baya türkçe konuşucam şimdi
geliyorrrr

çok seviyorum bu herifin çizimlerini ulannnn


hadi gittim ben
fakirliğimi düşününce efkar bastı

10 Ekim 2013 Perşembe

#MelisiçinilikBulunsun

#MelisiçinilikBulunsun
twitter'da çok güzel bir şekilde duyurulan kampanya
umarım geç kalmayız
ve umarım bu tatlı bebek kurtulur

da
ben ne kadar eksik olduğumu gördüm
bilmiyorum
şimdi

gitsem her hastahanede bu faydalı işlem yapılıyor mu?
kan mı alınıyor bizden o mu karşılaştırılıyor da
sonradan uyumluysa ilik örneği alınıyor?
hayır ilik alınıyorsa bir kere alınınca banka mı var, veri tabanı mı var, nereye konuyor ne oluyor?
bir de acısız diyorlar ya
evet bir çocuğun, bir insanın hayatı kurtarılabilecekse
çekilecek acıya=acısız denebilir
bence problem yok
ama
house'da bu işlem yapılacaksa dr lar korkuyordu
hastaların canı yanıyordu?
ben bilmiyorum bunları hiç
öğrenmek istiyorum
ve eğer bu ş için Milas'ta yapabileceğim bir şey varsa yapmak istiyorum

birkaç kiş okur da belki buradan diye yazdım
melis bizi bekliyor

leyla gencer





google hatırlattı
leyla gencer'in doğum günü imiş bugün
bu ülke'den çok güzel kadınlar geçmiş...
hatırlamak yerine
hiç  unutmasak tam süper olurdu, ama olmadı.
siz onu anımsamaya çalışınca
''aaa bu yakılan kadındı''
dersiniz
ben ise
ölümünden sonra dahi bedeni üzerinde hangi tür  tasarrufta bulunulacağını belirlemiş
şanslı ve güçlü kadındı derim


onunla ilgili birkaç satır yazmak istedim,ondandır bu yazı


8 Ekim 2013 Salı

gülüyorum

ayaklarımı bilgisayarımın adaptörünün üstüne koydum
azıcık ısıtsın diye
evet öyle bir şey var
bir de gülümsüyorum lan:
bugün büroya gelenler bana şu şekilde hitap etti:
tuğçe,burçe,burçin,gülçin,tülay
ahahahah
bu nasıl bir karmaşadır ya rab
Ve o değil de hepsi nasıl benim adımı duyup geldiler anacım
o adı bu kadar yanlış hatırlayanları varken hem de
şaşkınımmmmm
gülüyorum

2 Ekim 2013 Çarşamba

HAYIR ANAM BABAM NAPCAN SEN BENİ




-takmıyorum kafama tokadan başka bir şey, sen neden beni bu kadar taktın ki hacı,mesajlı yazımdır.yekten yazayım da istemeyen baştan bıraksın-


W kişisi           -Merhaba tuğçe
ben kişisi           -merhaba
 W kişisi           -nasıl gidiyor?
ben kişisi            -nasıl gitsin işte? -soruya verilen en saçma cevaplardandır- sıkıcı,
                            ama yağmur falan iyi oldu.-ne alaka demi şimdi ya?-
W kişisi            - ay evet ya yağmur da ne yağdı sıktı ha!!!




ha?
ooo, ben öyle mi dedimdi yaaa
kafasına bir an girmiştim ama hemen silkindim ve
gülümseyerek iyi günler dedim
Sanırım senin nasıl gidiyor? Demem lazımdı
-hayatından memnun musun bu aralar neler yapıyorsun olarak anlaşılır bu, genelde !-
yani adab-ı muaşeret vs vs
ama hiç o kafada değildim
Zaten dinlememiş o beni, ben ne dedim o ne dedi diye mızıldanmayacağım, hayır
asıl söylemek istediğim şu:
 -bunu da sık yapıyorum,şimdiye kadarki yazılanlardan bir şey anlamadıysan aslı bu gibi,ne çirkin!!!-
insanları hiç merak etmiyorum
bu benim sorunum, eğer bir sorunsa bu

nasılsın dese iyiyim ya sen? Derdim
---hayır neden ilk ‘’nasılsın?’’ demiyonuz ben de bunu baya merak ediyorum ya---

ki büyük çoğunlukla derim ve konuşurum insanlarla!!!
ama  bazen
- alttan alta-
işin çok mu, müvekkiller falan vurgusuyla
hafif haset bolca merak içeren’’nasıl gidiyor’ları cevaplayasım gelmiyor
sonrasında diyalogu devam ettiresim de tabi

bu belki benim fazla kendini beğenmişliğimle alakalı
belki de tam olarak sözlü iletişimi beceremeyişimle
- burada özeleştiri var, tekrar oku şekerim;) -
bilmiyorum
ama şunu söylemeliyim ki dostum;
bağzı insanlar
gerçekten
çok gerginler, azıcık rahatlasalar ve etraflarını sürekli kolaçan etme ve kontrol altına alma arzularından kurtulsalar hayat onlar için çok daha güzel olabilir.
bu da benim tavsiyemdir.
onun dışında
ben zaten
tam olarak bunu yapıyorum
hayat çok güzel be ya
boş verin el alemi







Ek yapacağım gene, yoksa olmaz:

burada yazı başka bir seslenişe evriliyor !!!
sana ne benim işimden gücümden?
büromun yerinin çok avantajlı gözükse de gerçekte öyle mi diye düşünmenden
ve bu sürekli sormandan falan
bana gına geldi!!!
sevgili w kişisi, kişileri
az sus(un) bee,
yanımda, önümde ya da ardımdayken
azıcık susun
seslerinizden ve sizlerden dolayı zaman zaman yoruluyorum,
çünkü.
yazdım dilekçeyi demlensin diye attım flash belleğe
ve şimdi john frusciante dinlerken bir yandan da
Freud okuyacağım
azıcık rahatlamak,anlamak,düşünmek ……….. için
siz de benim gibi yapın
- aha da burada asla tevazu göstermeyeceğim-
siz de benim gibi yapın

İnanın
daha nurlu olacaksınız!!!

aklımla kalmadım

yatacağım  da
bir bakayım bu diyarda kimselere
bir şeycik olmuş mu dediydim
aaa
ne göreyim


adres http://www.radikal.com.tr/hayat/bilgisiz_oldugun_konuda_cehaleti_gizlemenin_4_yolu-1152980

hayır bu neymiş arkadaş ya
bilmiyorum desen ne olacak
baya üşenmemişler yollar bulmuşlar belki daha çoğunu bulmuşlar da 4 e indirmişler-gibi-
neyse
geçiniz efendim lafı güzaf bunların hepsi

gerçi bilmediğini bilmek erdemdir vs vs diye yardıramayacağım şuan
-uykum var da ondan,bişiy sanma-
ama
siz gene de kasmadan
bilmiyorum deyin be
zaten bilgisiz olduğun konuda cehaleti gizlemek falan demişler
iyice harikalar yaratmışlar,boşverin anam babam siz bunları
hayır ne kastettin hacı dayı bu başlığı atarken desek
ooo bi ton fasarya duyarız,kesin.


ahiren ve tekraren 4 yolla mört yolla olmaz bu işler
bilmiyorum deyin be abi
böyle kastığınız zamanlarda ben yüzde 98 -o da kötü günümdeysem-
hiçbir halt bilmediğinizi anlıyorum



ay duramadım yazacağım;
alın bu tdk'deki bilgisiz tanımı    http://www.tdk.gov.tr/index.php?option=com_gts&arama=gts&guid=TDK.GTS.524b46068758d4.08614062
1- sıfat Bilgi sahibi olmayan, bilisiz, malumatsız, cahil2- Aymaz
bu da cahilinki: http://www.tdk.gov.tr/index.php?option=com_gts&arama=gts&guid=TDK.GTS.524b460c90b6f7.77142409
1-sıfat Öğrenim görmemiş, okumamış2- Belli bir konuda yeterli bilgisi olmayan3- Deneysiz, genç, toy (delikanlı veya kız)



bilmem anlatabildim mi?
kendimi ertuğrul hocanın metodoloji dersinde gibi hissettim:)

kırmızı dudaklı yarasa balığı



o kadar yıllık belgesel izleyicisiyim
şaka değil be
ben bu balıkcağızı görmediydim
neden öyle cağızlı konuştum
acıdım mı lan hayvana yoksa
ne hakla beeeeaaa
neyse bilemedim şimdi ben onu
belki ekşisözlükteki denizlerin kezbanı yorumlarının etkisi vardır
ay bilinçli yazmaya başladığım yazım
kontrolümden çıktı
gerçekten
durun bii dakka
şöyle ki
bu akşamdan evvel varlığından haberdar olmadığım bir hayvan var:
-aslında burada ! ve : bir arada-
kaldığımız yerden devam ediyorum:
kırmızı dudaklı yarasa balığı
çok şatır lan
şatırın denizlerdeki karşılığı gibi bir şey

not: almadovar kafasınaki bir kadın olmam,evrak çantamın kırmızı, masa üstü süsümün kırmızı topuklu ayakkabı olması, telefon kabımın kırmızı olması-ay durun bunu söylemedim sayın,o tecavüz davalarında indirim sebebi- vs vs şeylerden dolayı değil bu hayvanı sevmem
nedensiz işte

doğuştan rujlu bir hayvan
hani doğuştan gözü sürmeli, uzun kirpikli  hayranlık uyandıran kadınlar gibi
olmadı mı lan
oldu bence nesi var ki
onları da ilk bakışta severim bunu da sevdim
ama bayaaa uzun yazdım ben ha
alın size fotoğrafı:


ek1-ahahah evet avukat kafası oldu-
fotoğrafın internetten bulduğum adresi
http://pasleysdivingadventures.files.wordpress.com/2013/03/batfish.jpg

1 Ekim 2013 Salı

yağmur yağınca

Kafamın üstündeki sarı ampul ve karşımdaki
pencereden izlediğim yağmur
eylüldeki birkaç damlayı saymazsak
yağmur ilk kez geldi
tozları dindirecek kadar yağacak mı emin değilim
Nilgün abla’nın sevgililer günü hediyesi olan
ve üzerinde öpüşen iki güvercin bulunan kupamdan sıcak çikolatamı yudumluyorum
ve yağmuru seyrediyorum
karşımda sazlık ve dağlar
ne güzel yerdeyim ben diyorum
masamın tam üstünde sarı bir ampul,
tıpkı esi zamanlarımdaki gibi
yüzümde bir tebessüm
bugün hayal perdesinin okumayı planladığım sayısını bitirdim
freud’a döneceğim ama
içimden geldiği üzere şuan klavyenin başındayım
koltuğumu indirdim ve yazıyorum
yağmuru seyrediyorum bir yandan da
çakan şimşeği göremediğimden gök gürültüsünden korkuyorum
bu sefer gülümseyerek suyumdan bir yudum alıyorum
ayağa kalkıp turuncun dallarındaki tozların akışını izlemek istiyorum
güzel şeyler bunlar
ben yazmak istedim
sen oku istedim
sevgili okur
hoşça kal  saat 14.18



ve yaklaşık 45 dakika sonra
birkaç hafta evvel kıyasıya tartıştığım üst komşum geldi ve depoyu su basıyor dedi
ve yağmur altında bir ton hengame
kısacası keyfimin içine mıçıldı
miço gibi oldu ama öyle bugün kısmi sansürdeyim zira
belediyeciliğimize ve benzer şeylere sövebilirim ama
ben en kestirmeden kahrolsun alt yapı sorunu bir türlü çözülmemiş memleketim
her yağmurda şehir merkezi venedikten hallice olan memleketim
diyorum


alın lan işte alın

bir sonbahar keyfi yazısı yazacaktımilla bılaştırdınız beni
bu kamusal yönetim işlerine
cık cık ve son bir kez daha cık