taksimin ardından
çok şey var yazılacak ama
o gün (!)ben kardeşime
sakın gitme demedim
dikkat ve beni hep haberdar et dedim.
o gün ben facebook'ta durum güncellemem:

vaktiyle istanbul'da görev yapmış bir polis akrabam inönü'deki maçlarda görev almamak için ruhi mücadele verdiğini anlatmıştı, mücadelesinin sebebi ÇARŞI idi.çarşı ona göre çapulcu tayfasıydı ve laftan sözden anlamıyordu. dün gene gördük tayfayı.sanırım çarşıya aşığım dediğimde beni anlayan bir çift gözün hastasıyım ve utanmasam bu yaştan sonra -beşiktaş taraftarı değil belki ama- çarşı taraftarı (!)olabilirim.ya da sözün kısası şu beşiktaşlı doğmuş ve fakat bir şekilde galatasaraylı olmuşum ben.yoksa çarşı sempatizanlığımın başka açıklaması yok.

o gün ben
bir takıcı ablaya gidip sabahın köründe -üstelik uyuyamamışken ve üstelik
il merkezine giderek açık öğretim sınavına girmiş çıkmışken- 2 renk kurdele istiyorum dedim
biri siyah biri koyu yeşil olsun
ablaya anlatım gezi için dedim; aaa
para almam o zaman dedi
sonra kesti büyükçe kurdeleleri
sonra güldü siftah yapmamıştım ben de sana parayı yere at diycektim dedi
güldüm 'borcum ne kadar'dedim.
yok dedi
sonra gülümsedik aynı anda ve şöyle dedi abla;
minik bir şey at yere
UĞUR GETİRSİN     ; )))))))))
iyi dileklerimizi ilettik birbirimize sonra ve ben dükkandan çıktım
sınırsızlık meydanında da yakama taktım kurdelelerimi
akşamı milastaki direnişe destek toplantısı
sonrası göz kırpmadan facebook ve twitter başında sabahlamalar
korkular can kaybı olacak diye
korkular
2 can gitti
ethem hala uyutuluyor,allami'nin durumu stabil uyandıracaklar
ve gözünü kaybedenler ve dövülenler ve ve ve
her şeyden sonra şuan
taksimde millet eğleniyor
insanlar geziye kütüphane kuruyor
ve evet her şeye rağmen -ki ölenlere dua ediyorum
yaralılara acil şifalar diliyorum-
insanlar orada kütüphane kurdular

son söz mü
söz bitmez ama
şimdilik  şu: sinirlenince çok güze oluyorsun türkiye

işte öyle.şimdilik bu kadar.