31 Mayıs 2010 Pazartesi

O ADAM

Şikaytim var yalnızlıktan(!) ama hayatıma birini alacak kadar ne enerjim var ne de cesaretim..İşin ilginç yanı bunu yadsıyıp boyuna yakınmaktayım yalnızlıktan..Şu ana kadarki kısımdan derdim yalnızlık gibi anlaşıldı biliyorum ama aslında o meselenin aslı o değil..Derdim erkeklerlle!!!
Etrafta doğru dürüst(!) erkek bulmak zorlaştı bugünlerde..Sorun bende mi diye düşünürken baktım etrafımdaki kadınların hemen hepsi aynı şeyden şikayetçi.Ay hayır,esliden erkekler derdi'Helal süt emmiş birini arıyorum diye,şimdi kadınlar..
'Helal süt emmiş erkek' içi boş kavram sanki,içini doldurmak lazım:
Uzun boylu olsun,ayrıştırıcılık yapmak değil derdim,ama benden uzun olsun en azından:P ki yanında güven duyabileyim..Bu güven duyma meselesi de insanlık tarihi kadar eski herhalde..Avlanan erkek evdeki hatunun güvenliğini ve geçimini temin ede ede evrim genlerimize işlemiş herhalde biz XX kromozomluların güven duyma ihtiyacını..
Çok yakışıklı olmasın,ne gerek var her an tetikte olmaya:DAslında tetikte olmak demişken o kadar sahiplenmeye-sahiplenilmeye de gerek yok bence.AİT OLMAK en kötü kavram bu konudaki.Zira ane babama bile ait değilim ben..Ait değilim kimseye kendimden başka..İllaki bir kelime aranıyorsa bu aradaki bağ konusunda SIĞINMAK olmalı bu,belki de TESLİM OLMAK,ama AİT OLMAK değil bu,ASLA..
Sesi güzel olsun.Şarkı söylesin sürekli demek değil bu,ses rengi güzel olsun kafi.Ve o sesiyle şiir okusun bana(yok devenin nalı demeyin dostlar)Şiir sevdalısı olmasına gerek yok:Vaktizamanı geldiğinde Nazım'ın HOŞGELDİN KADINIM'ını ve B:RAHMİ'nin KARADUT'unu okusun,b,r ömür yeter bana!!!
Güzel konuşsun,anlatsın.O anlattıkça ben dinleyeyim hayran hayran..Dışına çıkıp baktığımda o anın,gurur duyabileyim onla..
Anlasın beni ama beceremiyorsa eğer çabalaması da yetecektir çoğu zaman..
Benim kadar çok kitap okuyan,tiyatroyu seven,çevreci kampanyalara katılan bir adam görmedim daha ama bu 'benim kadar'olmaması ona duyduğum saygıyı azaltmamalı ve benim de 'onun yaptığı kadar'iyi yapamadığım şeyler olmalı..Hep ben en önde olursam her şey ters gider çünkü..
Salak olmasın adam mesela,hiç çekilmez ben ondan daha salak değilsem..
Moda ikoncanlarından da olmasın,vitrinde durmayacak ömür boyunca.
Her ortama yakışsın,mesela bir çadır alanına ya da caz konserine..Benimle rafting de yapsın,yamaç paraşütü de..Ama mutlaka sinemaya gelsin benimle..Koca salonda bir başına almak canımı çok acıtıyor bazen çünkü..
Seyyah olsun bu adam mümkünse,yok eğer değilse,ruhunun bir yerlerinde mutlaka seyyahlık olsun ki oturduğu yerden sahip olduğu her şey(!) yetmesin ona..
Başarılarımda(tabi olursa)yanımda olsun,ama başarısızlıklarımda ve acılarımda mutlaka yanımda olsun.Güç versin bana,gücüme güç katsın...
Erkekler 'Doğamız gereği monogami bize ters .' diyorlar ya bu bile vakti gelir tolere edilir belki ama bir erkek nasıl bu kadar çok sevilir ki??Bilmiyorum..Ama şu var ki,bir gün bulursam o 'helal süt emmiş erkeği'(ki dikkat ederseniz onu anlatırken yaşını,işini,dilini,dinini,ırkını söylemedim;ne gerek var bu ayrıntılara) anneannemin dedemi sevdiği gibi sevmek isterim onu..Yirmi kusur yıl boyunca bir yatağa bağımlı olsa ve çok zor bir hastalık olsa hastalığı ,beş parasız da kalsam onca çakalın arasında Er'ime sadık olarak geçirmeliyim ömrümü..Bilen bilir yatalak hasta bakımı zordur,yaralar oluşur vücutlarında..O haliyle toplu iğne vücutu kadar yara oluşmadan vücundunda gözlerim gözlerinde geçirmeliyim ömrümü mesela..
Bütün bunları yapmak mesele değil de acaba O ADAM nerede?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

bol keseden savurma,acıtır!!!